Devletin adamları!

Dünya üzerinde meydana gelen olayları anında ve gerçeklere bağlı kılarak yansıtmak ciddi bilgi ve araştırma gerektirir. Gazetecilere bu yüzden çok iş düşer. New York Times'ın kıdemli muhabirlerinden Stephen Kinzer hem yazdığı yorumlar hem de kitaplarla birçok meselenin geniş kesimlerce öğrenilmesini sağlamış isimlerden biri.
Şah'ın Bütün Adamları, Darbe, Hilal ve Yıldız gibi kitaplarıyla tanınan Kinzer ne zamandır Amerika'nın yakın siyasi tarihinde yer etmiş iki önemli isim üzerinde çalışıyordu. Çalışması nihayet meyvesini verdi ve yeni kitabı birkaç hafta önce piyasaya çıktı. Brothers: John Foster Dulles, Allen Dulles and Their Secret World War (Kardeşler: John Foster Dulles, Allen Dulles ve Onların Gizli Dünya Savaşı).
Kinzer sık duyulan ama hakkında az şey dillendirilen iki kardeşi ve onların üzerinden devletin adamlarının etkili konumlarını detaylı bir şekilde yazmış. Dulles kardeşlerin babası presbiteryen bir papaz. Amcaları Robert Lansing 1915-20 arası Başkan Woodrow Wilson'ın Dışişleri Bakanı'ydı. Kız kardeşleri, diplomat Eleanor Lansing Dulles ABD Dışişleri Bakanlığı'nda çalıştı. İkinci Dünya Savaşı sonrası Avrupa ekonomilerinin yenden yapılanma planlarını o hazırladı.
John Foster Dulles 1918'de Versay Barış Görüşmeleri'nde ABD'nin delegesiydi. Gücünü hem babasından hem de amcasından alıyordu. Zeki ve parlak biriydi. Amerika'nın değerlerini ve liderliğini savunma konusunda aşırı inatçı biriydi.
Dulles kardeşleri öne çıkaran en önemli gelişmelerden biri ABD'nin en prestijli hukuk firması Sullivan &Cromwell'ı yönetmeleriyle oldu. İkinci Dünya Savaşı öncesinde Nazi Almanya'sıyla Amerikan şirketleri arasında geniş ve derin ilişkiler vardı. Birçok şirket Nazi Almanya'sına üretim yapıyordu. General Electric, Ford, JP Morgan, IBM gibi firmalar savaş bitince taş üstünde taş kalmayan Almanya'dan tazminat almak için ABD devletine başvurmuşlardı.
Savaş sonrası anlaşmaları yapmak için en öne çıkan firma işte bu Sullivan & Cromwell hukuk firmasıydı. Şirketi yöneten Dulles kardeşlerdi. En büyük müşterileri İsviçre Basel'deki Uluslararası Ödemeler Bankası'ydı. Bu banka ABD ile Almanya arasındaki 1. Dünya Savaşı tazminatlarını düzene sokmak için 1930'da kurulmuştu. Banka savaş boyunca Nazi Almanya'sına hizmete devam etti. Nazilerin yağmalanan altınları da Ödemeler Bankası'na geliyordu. Roosevelt'in Hazine Bakanı Henry Morgenthau Nazilerin uzantısı gibi çalıştığı gerekçesiyle bankayı kapatmak istemiş ama Dulles kardeşlerin gücünü fark edememişti.
Savaş sonrasında Sullivan & Cromwell tam 1 milyar dolarlık tahvil işlemi yapmış, Dulles kardeşler de servetlerine servet katmışlardı. Stephen Kinzer'in altını çizdiği gibi bu iki kardeş aslında ABD siyasetini anlamamız için kilit noktalardı. Çünkü Dulles'lar ABD devletinin ta kendisi demekti.
Dwight Eisenhower'ın başkanlığında John Foster Dulles 1953 ila 59 arası –ölene kadar yani –Dışişleri Bakanlığı yaptı. Şahin Amerika'yı temsil ediyordu. Sertlik yanlısıydı. Silahlanma yarışına hız veren oydu. Saçma gerekçelerle Sovyetler'in hep aktif halde ve ABD'ye saldıracağını söylüyordu. Hiçbir zaman böyle olmadı.
Allen Dulles ise 1953 ila 1961 arası CIA Başkanlığı yaptı. CIA'ın ilk sivil yöneticisi konumunu elde etmekle övünüyordu. Ağabeyi John Foster gibi o da sertlik yanlısıydı. 1960'da Kennedy Başkan olunca Allen Dulles'la anlaşamadı. Daha barışçıl biri olan Kennedy hiçbir hukuki gerekçe olmadan Allen Dulles'ı emekliye sevk etti. CIA'in yurtdışındaki bütün yetkilerini Dışişleri Bakanlığı'na devretti. Kennedy'nin öldürülmesindeki faktörlerden birinin bu olduğu hemen herkesin malumu.
Dulles kardeşler ABD siyasi ve kültür hayatını yönlendiren kişiler. Stephen Kinzer'e göre Dulles'ları anlamak ABD yakın tarihini anlamak demek. Çünkü kültürden dine, ekonomiden silahlanmaya kadar her şeyde bu iki kardeşin büyük payı var. Korku ve paranoya kültürünün oluşmasında bu iki kardeşin rolünü sorgulayan Kinzer çok yerinde sorular soruyor. Guatemala'dan Kongo'ya, Küba'dan İran'a siyasetin nasıl kotarıldığı ve istihbaratın yaptığı dezenformasyonlar detaylı bir şekilde anlatılıyor.
Bu kitap Türkçe'ye İletişim Yayınları tarafından muhtemelen 4-5 ay sonra çıkacaktır. Ne yapın edin okuyabiliyorsanız İngilizce'sini edinin. Ya da Türkçe'si çıkınca mutlaka okuyun. Bir zihniyetin dışa vurumu ve örgütlenme biçimi olarak Stephen Kinzer'in kitabı, üzerinde kafa yormayı fazlasıyla hakediyor. Çünkü kitap sadece iki kardeşi değil, Amerikan devletinin adamlarının hikayesini anlatıyor.